Sağlıksız ve aşırı beslenme sebebi ile ergenlik yaşa değil, kiloya bağlı gelişiyor
Kız çocukları 48 kiloya ulaştığında, vücut yağ oranı %17 civarına geldiğinde ergenliğe girebiliyor. Kız çocuklarında kilo ve vücut kitle indeksi arttıkça, ergenliğe girme yaşı da düşüyor.
İçindekiler
Şeker tüketiminin ve sağlıksız beslenmenin sonucu oluşan aşırı şişmanlık çocuklarda erken ergenliğe neden oluyor. Erken ergenlik yaş ile değil, kilo ile bağlantılı..
Ergenlik; büyüme ve gelişme; fiziksel olgunluk, genetik yapı, hormonlar, çevresel şartlar, sosyoekonomik durum, kültür ve gelenekler gibi çeşitli unsurların etkisinde meydana gelen bir süreç.
Günümüzde hareketsiz yaşamımıza rağmen ihtiyacımızdan fazla yüksek kalorili gıdaların devamlı tüketilmesi, vücudunun ihtiyacından fazla miktarda ve tek taraflı yiyecek tüketimi, yanlış beslenme alışkanlığının bir sonucu olarak çocuklarda obezite gelişimini tetikliyor. Ergenlik çağına yakın olan obez çocuklarda, hiperandrojenemi dediğimiz kadınlarda erkeklik hormonun artışı, insülin yüksekliği görülür. Bu da hormonal düzensizliklere işaret eder. Erken ergenlik; genetik yapı, sosyoekonomik durum ve genel sağlık durumu gibi birçok değişkenden etkilenir. Çok çarpıcı bilgi olarak vurgulamak isterim ki; kız çocukları 48 kiloya ulaştıklarında ve vücut yağ oranı %17 civarına geldiğinde, ergenliğe girmektedirler. Kız çocuklarında kilo ve vücut kitle indeksi arttıkça ergenliğe girme yaşı da düşmektedir. Bu bulgular ışığında obezite kız çocuklarda erken ergenliğe sebep olduğu kanıtlanmıştır. Sanılanın aksine çocuklar kilolu oldukları zaman boy atıp, uzamazlar. Erken ergenlik sebebiyle kemiklerin uzama plağı dediğimiz boy uzamasından sorumlu kısmı kemikleşerek kapanıyor ve boy uzaması yavaşlıyor. Bu da şunu gösteriyor; kız çocukları obez olmadığı müddetçe, erişkinlikteki boyları akranlarına göre daha uzun olabilecektir.
Fazla kilolar bağışıklık sistemi üzerinde de olumsuz etkilere sahip
Obezite çocuğunuzun vücudunda antikor yapımını yavaşlatarak bağışıklık sistemine olumsuz etki etmektedir. Çocuğunuzu aktif tutarak hem kilosunu, hem de bağışıklık sistemini kontrol altında tutmaya çalışın.
Her öğünde obeziteyi önlemek için geliştirilmesi gereken beslenme alışkanlıkları:
- Tükettiğimiz gıdaların sindirimi sanılanın aksine midede değil ağızda başlamakta. Aslında gıdaları ağzımızda uzun süre çiğneyerek sadece yumuşatmakla kalmayız, tükürükteki sindirim kolaylaştırıcı enzimlerle, gıdanın mideye geçmeden önce sindirime hazır hale gelmesi sağlanır.
- Gıdaların sindirimi için gereken enzimlerin salgılanma süreci beyinde başlar. Bu süreç gıdayı gördüğünüz an başlar ve çiğnediğiniz müddetçe devam eder. Yani kısaca ne kadar çok çiğnersek o kadar rahat sindirilir.
- Kişilerin yeme süreleri uzadıkça, yedikleri miktar azalır.
- Öğünlerimize en az 30 dakika zaman ayırılmalıdır.
- Porsiyonları küçültmeyi deneyin.
- Tabak boşalınca hemen doldurmayalım.
- Yerken, lokmalar arasında çatalı kenara bırakın, bu şekilde tokluk hissinin daha rahat hissedildiğini görebilirsiniz.
- Televizyon ya da bilgisayar karşısında gıda tüketme alışkanlığı hem çiğneme sıklığını azaltır, hem de reflüyü ve obeziteyi arttırır.
- Topluca yenilen yemeklerde, mümkün olduğunca grubun en geç bitireni olmaya çalışın.
- Damak tadı için baharatlı ve çıtır yiyecekler daha çok tercih edildiği için salataları yıkarken çocuklara cips yerine limonlu marul, havuç, roka verilebilir.
- Meyve suyu yerine meyvenin kendisi tüketilmelidir.
- Çocukları gıda yoluyla ödüllendirmekten kaçınılmalı. ‘ Odanı toplarsan, çikolata yiyebilirsin.’ Bu tip ödüllendirme cümleleri çocuklarda yemek ile ödül arasında bir psikolojik bağ oluşabilir.
Çocuğunuzun beslenmesi ve öğünleri ile ilgili lütfen şu soruları cevaplayın:
Şekerleme ve cips alıp eve getirmekten kaçınıyor muyuz?
Çocuklarımızı sağlıksız gıdalar satan kafe ve restoranlara götürmekten kaçınıyor muyuz?
Çocuklarımız etraftayken sağlıksız gıdalar tüketmekten kaçınıyor muyuz?
Bu soruların cevapları evet ise çocukluk çağı obezitesinin önlenmesinde sağlıklı adımlar atabilirsiniz.
Sağlıklı olduğunu düşünerek tam tahıllı unlu tatlılar, atıştırmalıklar hazırlıyor musunuz?